Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 19.53’te gerçekleşen ve İstanbul dahil olmak üzere, Yalova, Manisa, İzmir, Bursa ve geniş bir bölgede hissedilen 6.1 büyüklüğündeki bu deprem, hepimize deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatmıştır. Bu tür doğal afetlerin ardından maddi zararlara karşı hazırlıklı olmak büyük önem taşımaktadır.
Yetkili kurum olan AFAD, sarsıntının “yıkıcı” nitelikte olduğunu duyururken, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya depremin sonuçlarını kamuoyuna aktardı. Bakanın açıklamalarına göre, Balıkesir’deki 68 farklı mahallede toplam 16 bina yıkıldı. Depremde enkaz altından çıkarılan 82 yaşındaki bir birey kurtarılmasının ardından hayatını kaybederken, 29 kişi de çeşitli derecelerde yaralandı.
Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ve Konut Sigortası
Deprem, Türkiye’nin coğrafi konumu nedeniyle maalesef sıkça karşılaştığımız bir risk. Bu riske karşı maddi güvence sağlamanın en etkili yollarından biri Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ve konut sigortası yaptırmaktır.
Zorunlu Deprem Sigortası (DASK)
DASK, bir deprem anında veya depremden kaynaklanan yangın, patlama, tsunami ve yer kayması gibi durumlarda, binalarda meydana gelebilecek maddi hasarları karşılamak için oluşturulmuş bir sigorta türüdür. Bu sigorta, devlet tarafından güvence altına alınmıştır ve sigorta bedeli, binanın yeniden inşasının maliyetine göre belirlenir. DASK, sadece mesken sahipleri için değil, aynı zamanda kiracılar için de önemlidir; çünkü poliçe, mülkün kendisine aittir ve sigorta bedeli hasar gören konutun sahibine ödenir.
Konut Sigortası
Konut sigortası ise DASK’a göre daha kapsamlı bir koruma sunar. DASK’ın karşıladığı deprem risklerinin yanı sıra, yangın, su baskını, hırsızlık, cam kırılması gibi pek çok farklı riski de teminat altına alır. Konut sigortası, genellikle eşyalarınızın da hasar görmesi durumunda zararınızı karşılar. İsteğe bağlı olan bu sigorta türü, DASK’ın ödediği hasar bedelinin yetersiz kaldığı durumlarda devreye girerek ek bir güvence sağlar.
Özetle, DASK deprem riskine karşı temel bir koruma sağlarken, konut sigortası bu korumayı genişleterek evinizi ve eşyalarınızı çok daha fazla riske karşı güvence altına alır. Bu nedenle, olası bir afette tam anlamıyla korunmak için her ikisini birden yaptırmak en doğru yaklaşım olacaktır.